srocenter Can
Forum Admin
Moderatör
Center Üyesi
Bilişim Sahibi
Çevirmen
Coder
Grafiker
Guild Master
Guild Üyesi
Reklamcı
Server Sahibi
Supporter
V.i.P
- Katılım
- 18 Haz 2023
- Mesajlar
- 20,135
- Tepkime puanı
- 12
- Puanları
- 38
Saber Interactive ve Focus Entertainment ortaklığında geliştirilen Warhammer 40,000: Space Marine 2 çıkışını gerçekleştirdi. Peki Space Marine 2 bizlere neler sunuyor? Beklentilerimizi karşılıyor mu? Tüm detaylarıyla Warhammer 40000: Space Marine 2 inceleme yazımız yayımda!
Warhammer 40000: Space Marine 2 İnceleme
Kendinizi büyük bir savaş meydanında hayal edin. İki buçuk metre boyunda yürüyen bir tanksınız. Bir elinizde insan yumruğu büyüklüğünde mermiler atan bir tabanca, diğer elinizde ise bir çim biçme makinesi gibi çatırdayan zincirden kılıç tutuyorsunuz. İleride, sizin yarı boyutunuzdaki insanlar bir savaş tankının yarılmış zırhının arkasına saklanıyor.
Yukarıdan gelen bir uzaylı çığlığı yaklaşmakta olan sürüyü müjdeliyor; sürü, dokunaçlar, iç organlar ve bitmek bilmeyen bir açlıkla yeryüzüne iniyor.
Yumruğunuzu kaldırıyor ve kaynayan düşman kalabalığına doğru hücum ediyorsunuz. Uzak geleceğin acımasız karanlığında, sadece savaş vardır ve Warhammer 40,000: Space Marine 2’de savaşmak hiç bu kadar iyi hissettirmemişti. Bilmeyenler için Warhammer 40000, minyatür adamlardan oluşan ordunuzun hedefleri üstlendiği ve rakibinizin minyatür adamlarına karşı savaştığı bir masa üstü savaş oyunudur.
Space Marine’ler (Uzay Denizcisi) ise, İnsanlığın İmparatoru adına her türlü kötü uzaylıyla savaşan genetik olarak tasarlanmış süper askerlere verilen bir ünvan. İlk oyun Warhammer 40,000: Space Marine’de Ultramarines’ten Kaptan Titus ile tanışmıştık. Titus, ekibini yağmacı bir ork ordusuna karşı yönetiyordu ve çoğunlukla galip geldiği savaşlarla adından söz ettiriyordu.
çoğunlukla diyorum çünkü şeytani bir objeye dokunması tüm hayatını mahvetmişti. Warhammer 40,000: Space Marine 2, Titus’un hikayesini yaklaşık 200 yıl sonraya taşıyor (evet, Uzay Denizcileri uzun süre hayatta kalabiliyor). Artık rütbesi düşürülmüş olan Teğmen Titus, Ultramarines’e yeniden katılmadan önce özel kuvvetlerden oluşan bir Uzay Denizcileri grubu olan Deathwatch’taki görevini tamamlıyor.
Ekibiniz, tüm gezegenleri yutan sonsuz bir aç böcek sürüsü olan Tyranid saldırısını durdurmak için burada.
Space Marine 2 özünde bir üçüncü şahıs nişancı oyunu. Zamanınızın çoğunu çizgisel bölümlerde ilerleyerek, uzaylıları mermi manyağı yaparak ve yakın dövüş silahlarıyla saldırarak geçireceksiniz. Her oyunun açık dünya olmasının gerekmediği bir zamana Space Marine 2 ile geri dönüyoruz ve bu harika bir şey!
İlk görevden itibaren, evrendeki en öfkeli benzinli çim biçme makinesi gibi ses çıkaran ve Tyranid’leri inanılmaz kolaylıkla parçalayan bir zincirli kılıç ile donatılıyorsunuz. Ayrıca düşmanları kolaylıkla delik deşik eden bir Bolter silahına da sahipsiniz.
Space Marine 2 silahların ve yakın dövüşün ağırlığını çok iyi yansıtıyor. Oyun ilerledikçe, doğru hissettirmeyen tek bir yakın dövüş veya menzilli silah yok, bu da muhteşem bir temel oyun döngüsü oluşturuyor. Titus olarak, hasar aldığınızda birbiri ardına tükenen zırh ve sağlık çubuklarına sahipsiniz. Sağlık sadece sağlık ekipmanları veya belirli yeteneklerle doldurulabilirken, zırh infazlar gerçekleştirilerek dolduruluyor.
Ayrıca gelen saldırıları savuşturabilir, engelleyebilir veya tamamen düşmanları sersemletecek saldırılarda bulunabilirsiniz. Titus’un yakın dövüş bitirici animasyonları fazlasıyla kanlı ve doyurucu anlarla süslü. Silahlarınızla bir ritme girdiğinizde, hile yaparak oynuyormuşsunuz gibi hissedebilirsiniz.
Geliştiricilerin World War Z’den edindikleri tecrübeleri Space Marine 2 üzerinde kullandıkları açık bir şekilde görülebiliyor. Üst üste tırmanarak engelleri aşmaya çalışan düşmanlar eminim WWZ oynayan oyunculara tanıdık gelecektir. En iyi karşılaşmalardan bazıları, Titus ve ekibinin normal insanların ezici aç uzaylı ordularına karşı savunmalarına yardım etmek için gönderildiklerinde gerçekleşiyor.
Sıradan İmparatorluk Muhafız birlikleri, devasa Deniz Piyadelerinin yanında ancak bel hizasında kalıyor, bu yüzden Tyranid’ların normal insanlara kıyasla muazzam gücünü görmek dehşet verici. Titus ve ekibini de hafife almayalım. Uzay Denizcilerinin sayısı nispeten az olabilir ancak bu yürüyen, çatık kaşlı manga neredeyse tüm savaşların gidişatını değiştirebilecek güce ve iradeye sahip.
Hikaye boyunca, standart bir tüfek, zincir kılıç ve tabanca ile başlayan silah cephaneliğiniz sürekli olarak genişliyor.
Yakın dövüş silahı seçenekleriniz silahlara göre biraz daha az. Her silahın kendine özgü bir hissiyatı ve hareket seti var ve bölümler ilerledikçe sık sık alternatif seçenekler bulacaksınız. Vuruş hissiyatı ve silah saldırıları harika hissettiriyor. Orijinal Warhammer 40,000: Space Marine’i oynadığım zamanlarda, arkadaş grubumdaki en yaygın isteklerden biri âneden birlikte oynayamıyoruz?â idi.
Bu yüzden çok oyunculu modun oyunun özüne yerleştirilmiş olması devam oyunu için güçlü bir satış noktası oldu. Ev sahibi Titus’u oynarken diğer oyuncular NPC Gadriel ve Chairon’u üstlenerek tüm senaryoyu birlikte oynayabiliyorlar. Hikayenin çoğunu tek başıma oynarken yapay zekanın oldukça iyi olduğunu gördüm ancak gerçek insan oyuncuların sizi desteklemesinin eline elbette su dökemez.
Gelelim online elementlere. Space Marine 2’nin online modu doğrudan hikayeye bağlı. Hikaye modunun bir noktasında oyunun online kısmı hikayeye entegre ettiğine şahit olacaksınız. Altı sınıftan birini seçerek online elementlerin tadını çıkarabilirsiniz. Tactical, Titus’a en yakın olanı. Zıplama çantası giyen Assault sınıfı ve devasa kalkanlarıyla destek veren Bulwark ise en dikkat çeken sınıflar arasında yer alıyor.
çok oyunculu modun ana hikayeye bu kadar doğrudan bağlı olduğunu görmek çok güzel. Başlangıçta her biri yaklaşık 40 dakika süren altı görev var. Gelecek güncellemeler ile bu sayının arttırılacağı şimdiden belirtildi. Operasyonlar ve PvP Ebedi Savaş modundaki görevleri tamamladıkça sınıfınızın seviyesini atlatabilirsiniz.
Pasif sınıf avantajlarına erişim kazanmanın yanı sıra zırh setlerinin kilidini de seviye atlayarak açabilirsiniz. Standart bir canlı hizmet modeli gibi hissettiriyor diyebilirim. Sınıfınızın yanı sıra silahlarınızın da seviyesini yükseltiyor ve yükselttikçe kozmetik ürünler kazanıyorsunuz. Warhammer 40,000 evreni çılgınlıklarla dolu. Space Marine 2’nin inanılmaz derecede iyi yaptığı şey, kendinizi bu evrenin bir parçası olarak hissetmenizi sağlamak.
Bu, sayısız oyunun denediği ve yalnızca birkaçının başarılı olduğu bir şey. İçinden geçtiğiniz her bina devasa bir gotik katedral, etkileşime girdiğiniz her bilgisayar, dini olmaktan çok mekanik olan teknoloji rahiplerinin taptığı büyük Makine Ruhu’nun bir parçası ve her insan, kan ve savaş galaksisinde çalkalanan küçük bir böcek gibi hissettiriyor.
Ultramarinlerin yaptığı her şey bizim dünyamızda gülünç görünecek kadar coşku ve vahşetle kaplı. O kadar inanılmaz derecede siyah ve beyazlar ki, İnsanlığın İmparatoru’nun yolundan bir adım bile sapmak ölümle cezalandırılıyor. Karakterlerin sanki iyiliğin tek hakemi kendileriymiş gibi birbirlerini sapkınlıkla suçladıklarını ve aynı fikirde olmayanları ölümle tehdit ettiklerini tekrar ve tekrar görmek son derece karamsarlık saçıyor.
İnceleme yazımızı toparlayacak olursak; Space Marine 2 şimdiye kadar oynadığım en iyi Warhammer oyunu ve buna katılmayan varsa Titus’u kapısına yollayabilirim. Teknik açıdan yer yer FPS düşüşleri yaşamış olsam bile PS5’in gücünü sonuna kadar kullanan bir yapım var karşımızda. Yaşanan irili ufaklı teknik sorunların gelecek güncellemeler ile çözümleneceğine inanıyorum.
Atmosferiyle, seslendirmeleriyle ve hikayesiyle dikkatleri üzerine çeken Space Marine 2, kesinlikle bu yılın en dikkat çeken oyunlarından biri olmaya aday. Dahası, oyun Türkçe dil desteğine sahip! Daha ne istiyorsunuz ey piyadeler? Mis…İlginizi çekebilir:Â
Peki siz Warhammer 40000: Space Marine 2 inceleme yazımız hakkında ne düşünüyorsunuz? Oyunu satın almayı planlıyor musunuz? Düşüncelerinizi hemen aşağıda yer alan yorumlar sekmesi üzerinden bizlerle paylaşmayı unutmayın sevgili geek.com.tr okuyucuları.
Warhammer 40000: Space Marine 2 İnceleme
Kendinizi büyük bir savaş meydanında hayal edin. İki buçuk metre boyunda yürüyen bir tanksınız. Bir elinizde insan yumruğu büyüklüğünde mermiler atan bir tabanca, diğer elinizde ise bir çim biçme makinesi gibi çatırdayan zincirden kılıç tutuyorsunuz. İleride, sizin yarı boyutunuzdaki insanlar bir savaş tankının yarılmış zırhının arkasına saklanıyor.
Yukarıdan gelen bir uzaylı çığlığı yaklaşmakta olan sürüyü müjdeliyor; sürü, dokunaçlar, iç organlar ve bitmek bilmeyen bir açlıkla yeryüzüne iniyor.
Yumruğunuzu kaldırıyor ve kaynayan düşman kalabalığına doğru hücum ediyorsunuz. Uzak geleceğin acımasız karanlığında, sadece savaş vardır ve Warhammer 40,000: Space Marine 2’de savaşmak hiç bu kadar iyi hissettirmemişti. Bilmeyenler için Warhammer 40000, minyatür adamlardan oluşan ordunuzun hedefleri üstlendiği ve rakibinizin minyatür adamlarına karşı savaştığı bir masa üstü savaş oyunudur.
Space Marine’ler (Uzay Denizcisi) ise, İnsanlığın İmparatoru adına her türlü kötü uzaylıyla savaşan genetik olarak tasarlanmış süper askerlere verilen bir ünvan. İlk oyun Warhammer 40,000: Space Marine’de Ultramarines’ten Kaptan Titus ile tanışmıştık. Titus, ekibini yağmacı bir ork ordusuna karşı yönetiyordu ve çoğunlukla galip geldiği savaşlarla adından söz ettiriyordu.
çoğunlukla diyorum çünkü şeytani bir objeye dokunması tüm hayatını mahvetmişti. Warhammer 40,000: Space Marine 2, Titus’un hikayesini yaklaşık 200 yıl sonraya taşıyor (evet, Uzay Denizcileri uzun süre hayatta kalabiliyor). Artık rütbesi düşürülmüş olan Teğmen Titus, Ultramarines’e yeniden katılmadan önce özel kuvvetlerden oluşan bir Uzay Denizcileri grubu olan Deathwatch’taki görevini tamamlıyor.
Ekibiniz, tüm gezegenleri yutan sonsuz bir aç böcek sürüsü olan Tyranid saldırısını durdurmak için burada.
Space Marine 2 özünde bir üçüncü şahıs nişancı oyunu. Zamanınızın çoğunu çizgisel bölümlerde ilerleyerek, uzaylıları mermi manyağı yaparak ve yakın dövüş silahlarıyla saldırarak geçireceksiniz. Her oyunun açık dünya olmasının gerekmediği bir zamana Space Marine 2 ile geri dönüyoruz ve bu harika bir şey!
İlk görevden itibaren, evrendeki en öfkeli benzinli çim biçme makinesi gibi ses çıkaran ve Tyranid’leri inanılmaz kolaylıkla parçalayan bir zincirli kılıç ile donatılıyorsunuz. Ayrıca düşmanları kolaylıkla delik deşik eden bir Bolter silahına da sahipsiniz.
Space Marine 2 silahların ve yakın dövüşün ağırlığını çok iyi yansıtıyor. Oyun ilerledikçe, doğru hissettirmeyen tek bir yakın dövüş veya menzilli silah yok, bu da muhteşem bir temel oyun döngüsü oluşturuyor. Titus olarak, hasar aldığınızda birbiri ardına tükenen zırh ve sağlık çubuklarına sahipsiniz. Sağlık sadece sağlık ekipmanları veya belirli yeteneklerle doldurulabilirken, zırh infazlar gerçekleştirilerek dolduruluyor.
Ayrıca gelen saldırıları savuşturabilir, engelleyebilir veya tamamen düşmanları sersemletecek saldırılarda bulunabilirsiniz. Titus’un yakın dövüş bitirici animasyonları fazlasıyla kanlı ve doyurucu anlarla süslü. Silahlarınızla bir ritme girdiğinizde, hile yaparak oynuyormuşsunuz gibi hissedebilirsiniz.
Geliştiricilerin World War Z’den edindikleri tecrübeleri Space Marine 2 üzerinde kullandıkları açık bir şekilde görülebiliyor. Üst üste tırmanarak engelleri aşmaya çalışan düşmanlar eminim WWZ oynayan oyunculara tanıdık gelecektir. En iyi karşılaşmalardan bazıları, Titus ve ekibinin normal insanların ezici aç uzaylı ordularına karşı savunmalarına yardım etmek için gönderildiklerinde gerçekleşiyor.
Sıradan İmparatorluk Muhafız birlikleri, devasa Deniz Piyadelerinin yanında ancak bel hizasında kalıyor, bu yüzden Tyranid’ların normal insanlara kıyasla muazzam gücünü görmek dehşet verici. Titus ve ekibini de hafife almayalım. Uzay Denizcilerinin sayısı nispeten az olabilir ancak bu yürüyen, çatık kaşlı manga neredeyse tüm savaşların gidişatını değiştirebilecek güce ve iradeye sahip.
Hikaye boyunca, standart bir tüfek, zincir kılıç ve tabanca ile başlayan silah cephaneliğiniz sürekli olarak genişliyor.
Yakın dövüş silahı seçenekleriniz silahlara göre biraz daha az. Her silahın kendine özgü bir hissiyatı ve hareket seti var ve bölümler ilerledikçe sık sık alternatif seçenekler bulacaksınız. Vuruş hissiyatı ve silah saldırıları harika hissettiriyor. Orijinal Warhammer 40,000: Space Marine’i oynadığım zamanlarda, arkadaş grubumdaki en yaygın isteklerden biri âneden birlikte oynayamıyoruz?â idi.
Bu yüzden çok oyunculu modun oyunun özüne yerleştirilmiş olması devam oyunu için güçlü bir satış noktası oldu. Ev sahibi Titus’u oynarken diğer oyuncular NPC Gadriel ve Chairon’u üstlenerek tüm senaryoyu birlikte oynayabiliyorlar. Hikayenin çoğunu tek başıma oynarken yapay zekanın oldukça iyi olduğunu gördüm ancak gerçek insan oyuncuların sizi desteklemesinin eline elbette su dökemez.
Gelelim online elementlere. Space Marine 2’nin online modu doğrudan hikayeye bağlı. Hikaye modunun bir noktasında oyunun online kısmı hikayeye entegre ettiğine şahit olacaksınız. Altı sınıftan birini seçerek online elementlerin tadını çıkarabilirsiniz. Tactical, Titus’a en yakın olanı. Zıplama çantası giyen Assault sınıfı ve devasa kalkanlarıyla destek veren Bulwark ise en dikkat çeken sınıflar arasında yer alıyor.
çok oyunculu modun ana hikayeye bu kadar doğrudan bağlı olduğunu görmek çok güzel. Başlangıçta her biri yaklaşık 40 dakika süren altı görev var. Gelecek güncellemeler ile bu sayının arttırılacağı şimdiden belirtildi. Operasyonlar ve PvP Ebedi Savaş modundaki görevleri tamamladıkça sınıfınızın seviyesini atlatabilirsiniz.
Pasif sınıf avantajlarına erişim kazanmanın yanı sıra zırh setlerinin kilidini de seviye atlayarak açabilirsiniz. Standart bir canlı hizmet modeli gibi hissettiriyor diyebilirim. Sınıfınızın yanı sıra silahlarınızın da seviyesini yükseltiyor ve yükselttikçe kozmetik ürünler kazanıyorsunuz. Warhammer 40,000 evreni çılgınlıklarla dolu. Space Marine 2’nin inanılmaz derecede iyi yaptığı şey, kendinizi bu evrenin bir parçası olarak hissetmenizi sağlamak.
Bu, sayısız oyunun denediği ve yalnızca birkaçının başarılı olduğu bir şey. İçinden geçtiğiniz her bina devasa bir gotik katedral, etkileşime girdiğiniz her bilgisayar, dini olmaktan çok mekanik olan teknoloji rahiplerinin taptığı büyük Makine Ruhu’nun bir parçası ve her insan, kan ve savaş galaksisinde çalkalanan küçük bir böcek gibi hissettiriyor.
Ultramarinlerin yaptığı her şey bizim dünyamızda gülünç görünecek kadar coşku ve vahşetle kaplı. O kadar inanılmaz derecede siyah ve beyazlar ki, İnsanlığın İmparatoru’nun yolundan bir adım bile sapmak ölümle cezalandırılıyor. Karakterlerin sanki iyiliğin tek hakemi kendileriymiş gibi birbirlerini sapkınlıkla suçladıklarını ve aynı fikirde olmayanları ölümle tehdit ettiklerini tekrar ve tekrar görmek son derece karamsarlık saçıyor.
İnceleme yazımızı toparlayacak olursak; Space Marine 2 şimdiye kadar oynadığım en iyi Warhammer oyunu ve buna katılmayan varsa Titus’u kapısına yollayabilirim. Teknik açıdan yer yer FPS düşüşleri yaşamış olsam bile PS5’in gücünü sonuna kadar kullanan bir yapım var karşımızda. Yaşanan irili ufaklı teknik sorunların gelecek güncellemeler ile çözümleneceğine inanıyorum.
Atmosferiyle, seslendirmeleriyle ve hikayesiyle dikkatleri üzerine çeken Space Marine 2, kesinlikle bu yılın en dikkat çeken oyunlarından biri olmaya aday. Dahası, oyun Türkçe dil desteğine sahip! Daha ne istiyorsunuz ey piyadeler? Mis…İlginizi çekebilir:Â
Peki siz Warhammer 40000: Space Marine 2 inceleme yazımız hakkında ne düşünüyorsunuz? Oyunu satın almayı planlıyor musunuz? Düşüncelerinizi hemen aşağıda yer alan yorumlar sekmesi üzerinden bizlerle paylaşmayı unutmayın sevgili geek.com.tr okuyucuları.
